Biz Gökçeada ’ya gittik, gitmişken de sizlerle hem paylaşalım hem de şuaralar çok popüler olan Bozcaada’yla biraz kıyaslayalım istedik. Ama önce detaylı bir Gökçeada analizi.
Neden Gökçeada ’ya gitmeye karar verdik?
Çünkü bu sene Bozcaada koylarından köylerine kadar doluydu. Gitmeyeni dövüyorlar adeta. Gönlümüz her ne kadar Bozcada’da kalsada bu kalabalığı çekemeyeceğimize karar verip açtık Manuş Baba’yı düştük Gökçeada yollarına.
Feribot Kabatepe’den kalkıyor ve yaklaşık 1 saat sürüyor. Sadece günün ilk seferine önceden bilet alınmadan binilebiliyor. Diğer seferlere önce biletliler sonrasında ise gelip sıraya girenler feribota alınıyor. Yani biletinizi önceden almanızda fayda var. Sefer saatlerine buradan ulaşabilirsiniz.
Biz sabah 05.00 seferi ile adaya geçtik ve ilk hedefimiz Aydıncık’tı çünkü Aydıncık koyunda Otel Kefaloz’da konakladık. Burası bir aile işletmesi ve cana yakın sıcak kanlı insanlar işletiyor. Sahile 5 dk yürüme mesafesinde. Oldukça temiz olduğunu vurgulamak isteriz. Buradan sahiplerine selam olsun. Kendi beachleri olmadığı için Sardunya Beach’le anlaşmalılar, şemsiyemiz şezlongumuz Sardunya Beach‘te hazır.
Gökçeada Sardunya Beach
Buraya küçük bir not düşmek istiyoruz, gitmeden önce araştırdığımız yerlerden biri de Sardunya Beach’teki bungolow evlerdi. Ancak odaların ufaklığı ve banyonun yeterli olup olmayacağı konusunda tereddütlere düştüğümüz için biraz daha ilgili ve yeni açılan bir işletme olan Otel Kefaloz’u tercih ederken Sardunya Beach’te de aklımız kalmıştı. Kaldığımız otelin bu sahili kullandığını duyunca tatilin güzel geçeceğine ve doğru otel tercihi yaptığımıza dair pozitif işaretlerle doldu içimiz. Otelimize yerleşip çokta beğendiysek biraz sizlere Gökçeada ‘nın koylarından bahsedelim.

Aydıncık Plajı
Burada sahilin bir kısmı rüzgar sörfü yapanlar için ayrılmış bir kısmı ise yüzme alanı olarak bırakılmış. Rüzgar sörfü yapmak eğitim alabileceğiniz okullar mevcut. Burada çok uygun fiyatlara iki günlük eğitim ile sertifika alabiliyorsunuz ve malzemeleri daha uyguna kiralama fırsatınız oluyor. Belirtelim ki rüzgar yüzmenizi engelleyecek kadar kuvvetli değil. Sahilin sonuna doğru yürüdüğünüz zaman çamur gölünü bulabilirsiniz. Bir çok insan hastalıklara iyi geldiğini düşünüyor ya da sadece eğlence için çamurlanıyorlar.

Kefaloz Sahili
Aydıncık koyu ile arası 5 dakika. Wind-surfçülerin ve Bulgar’ların favori mekanı. Ancak burası çok dalgalı ve rüzgarlı olduğu için denize girmek için elverişli değil. Karavanınızı getirebilir ya da çadırınızı kurup bütün gün wind-surf’un keyfini çıkarabilirsiniz.
Laz Koyu
Bir diğer gittiğimiz koy ise Laz Koyu’ydu, hemen açtık tabi Niyazi Koyuncu’yu madem Laz koyuna gidiyoruz.Uzun ve dolambaçlı bir yolu var, dağların arasından iniyoruz koya. İsterseniz kendi sandalyenizi şemsiyenizi açın isterseniz oradan kiralayın. Kumdan çok çakıllı bir koy, diğer koylara oranla dağın yamacı olduğu için rüzgarı almıyor. Diğer koylarda rüzgardan denize giremediğiniz günler için uygun. Denizi adanın genelinde olduğu gibi berrak ve güzel.
Yıldızkoy
Yine tercih ettiğimiz koylardan biriydi, bu koya tekne gezisine çıkan teknelerde uğruyor. Bir dalış merkezi yok ama kendi imkanlarınızla dalmak için oldukça güzel, kayalıkların arasındaki balıkları keşfedebilirsiniz.. Buranın sahili çakıllı yanınızda kumda oynamak isteyen minikler var ise biraz sıkılacaklardır.

Uğurlu Koyu
Gökçeada ‘nın en batısı, ormanlık alanın önünde geniş ve uzun sahili var. Ormanda kamp yapanlar çok fazla ve çadırınızı oğlaklar ziyaret edebiliyor 😊 Burası Gökçeada ‘nın en sıcak yeri. Hemen yakınında ki yerleşim yerinde pansiyon, manav, market aradığınız her şeyi bulabilirsiniz.

Gökçeada ‘nın Meşhur Tatları
Ef-i badem kurabiyesi yemeden, Zeytinli köyüne çıkmadan, Barba Hristo tatlılarını tatmadan, madem adaya geldik taze deniz mahsülleriyle rakınızı içmeden , dibek kahvesini tatmadan dönmek olmaz. Nerede Rakı içelim? Adadaki tek taverna Barba Yorgo, Tepe köy’de yolu biraz uzun tabi nerede kaldığınıza da bağlı. Fiyatlar ada ortalamasının üstünde ki ille de tavernaya gidip tabak kıracağım diyorsanız bu eğlencenin bir bedeli olmalı. Burası çokça tercih edilen bir mekan. Biz daha sakin ve deniz kenarı olan Kaleiçi ‘nde Helen Restoranı tercih ettik.Mezeleri oldukça bol ve lezetliydi. Kılıç ızgarası internette oldukça yorum almıştı denedik ve hem porsiyon hem tat olarak çok beğendik. Bir diğer favori yemek opsiyonu ise oğlak eti. Kaleiçi’nde bir çok restoran yan yana sizleri bekliyor olacak zaten. Restoranlar olduğu gibi çiğ olarak aldığınız kasapların önünde ızgarada size pişirme imkanları da bulunuyor.
Yine Bozcaada’dan tatmadan dönmeyin dediğimiz şarap Gökçeada’da sizlerle. Biz Suvla şarabını öneririz içimi hafif , boğazınızı yakmıyor sahilde yıldızları izlerken size eşlik etmek için ideal.
Gökçeada ‘nın Köyleri
Bozcaada’da olduğu gibi Gökçeada ‘da Rum köyleri oldukça güzel. Zeytinli, Tepeköy, Dereköy. Rum köyleri temiz olması, sıcak kanlı adalıları ve bozulmayan taş mimarisiyle hemen kendilerini belli ediyor. Bizim favorimiz Zeytinli Köy’ü. Tüm köylere ulaşım kolay değil ama aracınız varsa gezmenizi tavsiye ederiz.


Not : Biz önerilere uyduk Marmaros Şelalesi ‘ne gittik siz gitmeyin 😊 Bu kadar uzun ve zorlu bir yolu çok büyük beklentiyle çıktık ama karşımıza çıkan şelale hayal kırıklığına uğrattı bizi. Ya da siz beklentinizi yükseltmeden güzel bir doğa yürüyüşüne çıktığınızı varsayarak şelaleye gidebilirsiniz.

Gökçeada ‘ da bir haftanın sonuna geldik ve tüm kalbimizle burayı çok sevdik.
Gökçeada Kamp Yapılacak Yerler Yazımızı Okumak İçin TIKLAYINIZ
Gökçeada’da Neler Yenir? Yazımızı Okumak İçin TIKLAYINIZ